bugün

entry'ler (567)

farketmeden

şu şarkının yakasını bırakın artık diye haykırmak istediğim fikret kızılok şahanesidir. bazı adamların şarkılarının söylenmesi için devlet sınav yapsın * . önce demet evgar' ın şimdi de kubat'ın tecavüz ettiği şarkı olmuştur farketmeden. farketmeden farketmeden farketmeden katletmişler canım şarkıyı.

sıcaklardandır

gelmiş geçmiş en güzel şarkı olabilir. o kadar da iddialıyım. bütün güzel şarkılar gibi hak ettiği popülariteyi yakalayamamıştır. Öyle de kalsındır.

kendi kendime

Birsen , bir bilsen insanlar çok zor
Herkes kendince bir alem
Ötekine zalim, ama alimmiş gibi
Salınır vazgeçilmeze

Birsen, bir görsen zaman çok hızlı
Dün gibiydi daha çocuktuk
Küçücüktük , yıldızlar gibi
Salınırdık vazgeçilmeze

Birsen, bir duysan
Her şeyin sesi var
Yazılmadı daha en güzel şarkılar
Bir gün gelecek birinden akacak
Salınırken vazgeçilmeze

Birsen Tezer'in ikinci Cihan albümündeki şahanesi. Gürol Ağırbaş müziğine, Ortaçgil sözleri. *
Birsen Tezer'in hafif bir burun tıkanıklığıyla söylemesi bile güzel.

her şeyi bırakıp bozcaada da yaşamak isteyen kız

(bkz: biraz kül biraz duman o benim işte)

çiğdem yarkın

giresunlu olup, giresun'da yetişip de bir kere bile olsun bunu dile getirmeyen, sesinin de bir özelliği olmayan,
yüzü de gülmeyen tsm solisti.

komedi dükkanı

gülmeyi geçtim, yüzümde en ufak bir kası bile oynatamayan program.
(bkz: bir ferhan şensoy değil)
(bkz: bir cem yılmaz değil)

emin igüs

olur ya bir yasa çıkacak olsa ve herkes yalnızca bir kişiyi dinleyecek olsa, ben onu seçerdim.

sliding doors

eğlenceli bir film olmasının yanı sıra zamanına * göre de diğer hollywood romantik komedileri içinde öne çıkan bir filmdir. o gün işten kovulan helen'ın metroyu yakalayıp eve gidebilmesiyle, metroya binemeyip de eve gidebilmesi üzerine yaşayacağı ihtimaller üzerinden ikiye bölünerek ilerleyen filmdir. kadere, seçimlere ve zamanlamaya güzel göndermeler yapar. halen güncelliğini yitirmeyen ender yapımlardandır. *

deniz gezmiş e yazılmış şiirler

Devrim

Temiz kalan tek yerdir devrim
bütün bir yıl
kirlenen duvarda
ama görebilmek icin
asıldığı çividen indirilmelidir
yapraklari biten takvim zorbalara direnmektir devrim
bir çocuğun
annesinin çantasından aldığı paraları
altına gizlediğini
söylememiştir dövülen
hiçbir halı

içinde yaşamaktır devrim
dikiş kutusunun
ve toplu iğneler gibi
bir arada olmayı gerektirir
karşı koyabilmek icin zulmüne
makas denilen patronun

Gece ışıklar arasında koşmaktır devrim
ateş böceklerini
yakalamak isteyen çocukların
peşine takılır gün gelir
yanıp sönen mavi ışıkları
polis arabalarının

Kağıt bir gemidir devrim
bütün gemiler
hurdaya çıksa da sonunda
taşıdığı özgürlük şiiriyle
batmadan yüzer nicedir
dünya sularında

Kim bilir kaç yunus görmüş
kaç DENiZ GEZMiŞ

Sunay Akın

deniz gezmiş e yazılmış şiirler

Mare Nostrum *
en uzun koşuysa elbet
türkiye'de de devrim
o, onun en güzel yüz metresini koştu
en sekmez lüverin namlusundan fırlayarak...
en hızlısıydı hepimizin,
en önce göğüsledi ipi...
acıyorsam sana anam avradım olsun
ama aşk olsun sana çocuk,
aşk olsun...

Can Yücel

bugün ne giysem

An itibariyla kirmizi basortusu ve siyah peleriniyle kirmizi baslikli kizin buyukannesine giden halini hatirlatan yarismacinin katildigi program.

la fontaine parti evi

geçtiğimiz haftalarda bir yakınımızın kızının doğumgünü partisine katılmak üzere davet edildiğimiz mekan. burası 100 yaşında bir köşk. çok şık bir yer amasına geleceğim. mekan erenköy'de. ancak görünüşe aldanmayınız. mekan şıktır şudur budur belki ama hizmet beş para etmez. yakınımız parti için 1000 tl'ye anlaşmış. ikramlar, palyaço hizmeti, doğumgünü pastası denen para tuzağı, anne-babaların ikramları derken bir de çocuk gürültüsünü düşünürseniz sanki 1000 liraya az bile gibi düşünülse de bakın karşınıza neler çıkıyor. bi kere doğumgünü 2 saat sürüyor. büyüklere hazırladıkları ikramlar 10 - 15 kişiyi ancak ağırlar. ancak mekan sahipleri 60 kişiye yeteceğini iddia ediyor. daha fazla yiyecek isterseniz ekstra para istiyorlar. partiye katılmadan önce, sadece pasta 100- 150 tutar evde bile yapsan demiştim ama bir de baktık ki kadın bildiğin mozaik pasta yapmış üstünü şeker hamuruyla kaplamış. yok artık dedirtecek cinsten. maliyet düşsün diye bi takla atmamışlar. özetle kadın güzel köşkünü pazarlamış bunun dışında bi numara yok. eşinize dostunuza rezil olmamak isterseniz burayı tutmayın derim zira çocuklar bişeyden anlamıyorlar zaten. *

vivident fruit swing

bir dakika bile sürmeden tadı biten sakız. * *

potestas

patria potestas da roma hukukunda babanın hakimiyetiydi yamulmuyorsam.

dedemin insanları

bu akşam astoria cinebonus' ta ön gösterimine katıldığım filmdir. illa ki başka bir filme benzetilecekse babam ve oğlum'dan çok ferzan özpetek' in serseri mayınlar filmine benzettim. bir öteki hikayesi, cenazeyle ama tatlıya bağlanmış bir final, kalabalık ve kahkahaların çınladığı sofralarda aileler, tatil kasabası, akdeniz akdeniz. filmin mübadele yıllarında geçtiğini düşünmüştüm. oysa dede mehmet yavaş' ın dükkanındaki duvar takvimi 1980'i gösteriyordu. nasıl olacaktı da mübadele yıllarına bağlayacak derken, bir de allahın emri 80 darbesine bağlandı. e bu da çağan ırmak' ın ustalığı. onlar, o güzel insanlar o güzel atlarına binip gittiler. bu akşam da bize mehmet yavaş'ı tanımak düştü içlerinden. mutlaka gidin derim. oyunculuklarda ise çetin tekindor' un devleşmesi ve çağan ırmak' ın çocuk oyunculardaki seçimlerinin ne kadar isabetli olduğu göze çarpıyor.

o ses türkiye

programda ben yarışsam da bana bi tek hülya avşar dönse ne derim bilemeyeceğim, sanırım şansıma tüküreceğim ve müziği bırakacağım yarışmadır.

osman hamdi bey

aynı zamanda istanbul kadıköy ilçesinin ilk belediye başkanıdır. *

30 uncu istanbul tüyap kitap fuarı

edirne- tekirdağ halkının tercih etmesi daha isabetli olacak etkinliktir. iyidir hoştur da git- gel kadıköy 4 saat.

zara lı kubat lı turkcell reklamı

aklın yolu bir, anında açılmış başlıktır. zaranın ağlak sesinin en son nereye konacağı sorusu reklam cıngılı iken turkcellin vay başına gelendir. hemen kumandaya koşup mute diyoruz. tez yayından kalka!..

sema moritz

(bkz: daha önceleri nerelerdeydiniz)
(bkz: taş plak sesli kadın)
(bkz: bir de sema dan dinleyin)